WhatsApp chat
WhatsApp chat
background image

Yozgat Çayıralan İlçesinde Tehlikeli Madde Danışmanlık Hizmeti Veren UZMAN ADR TMGD

Çayıralan, Yozgat iline bağlı ilçelerden biridir. İlçe toprakları Türkiyenin tam orta noktasında yer alır. Sivas, Kayseri ve Yozgat il sınırlarının kesiştiği noktadır. Uzman TMGD tehlikeli madde taşıyan boşaltan yükleyen benzinlik lpg istasyonu fabrikalar yılkda 50 tondan fazla tehlikeli madde atık taşıyan firmalara danışmanlık ve belge düzenleme hizmeti vererek cezalardan kurtarır. Çayıralan, bir yanında Akdağ Ormanları ve Akdağlar ile çevrili yeşil Anadolu ilçelerindendir. Rakımı 1 500 m, yüzölçümü 1 445 km2 ve nüfusu 25 958 (1997)dir. İlçe arazisi genellikle dağlıktır. Doğuda Akdağlar, batıda Gevencik Dağı, kuzeybatıda ise, Beydağı yer almaktadır. Vadilerle parçalanmış olan engebeli arazi, yer yer dalgalı düzlükler görünümüne kavuşmaktadır. İlçede tanınmış büyük bir akarsu yoktur. Ancak, çok sayıda küçük dere ve öz bulunmaktadır. Çayıralan Özü, en önemli akarsuyudur. Beypınarı ve Kayapınarı sularının birleşiminden oluşan Karacal Özü, Aşağı tekke Deresi, Külekçi suyu ve Dere Kemal ise, Çayıralan Özü'nün önemli kollarını oluşturmaktadır. Doğal göllerin bulunmadığı ilçede, Yahyasaray barajı ve İğdecik barajı'nın göletleri, hem tarım alanlarının, sulanmasında kullanılmakta, hem de çevreye bir görüntü kazandırmaktadır. İklimin karasal olduğu ilçede, yazlar; sıcak ve kurak, kışlar ise, soğuk ve kar yağışlı geçmektedir. Akdağlar ilçeyi sert rüzgarlara karşı koru maktadır. Hakim bitki örtüsü bozkırlardan oluş muştur. Yağışların daha çok olduğu dağlık alanlarda ise; çam, meşe ve ladin türlerinden oluşan ormanlar yer almaktadır (% 43.76). Çayıralan, Yozgat il'i genelinde Ormanların en yoğun olduğu ilçelerden birisidir. Vadi tabanlarında da söğüt ve kavak toplulukları yer almaktadır.
Çayıralan bölgesinin tarihi ilk olarak Dulkadiroğulları Beyliği zamanına uzanıyor. Dulkadiroğulları Beylerinden Sultan Alaüddevle Bozkurt Bey (Han) (1479-1515) beyliği döneminde Akdağ-Çayıralan bölgesinde Kılınç Abdal Zaviyesi’ni yaptırmıştır. Bu dönemde burada köy yoktur ama Çayırşeyhi ve Karalu gibi mezralar vardır. Mezra köyden küçük tarım yapılabilen yerleşim yeridir. Sultan Alaüddevle 1515 yılında Turnadağ Savaşı’nda Yavuz Sultan Selim Han’ın görevlendirdiği Rumeli Beylerbeyi Sinan Paşa kumandasındaki Osmanlı ordusuna yenilince Osmanlı Beyliğe son vermiş ve topraklarını Osmanlı topraklarına katmıştır. Bozok ise bir liva (sancak-vilayet) olarak Osmanlı idari yapısında yer almıştır. Kuvvetle muhtemel ki Bozok Sancağı’nın ilk Sancak Beyi de Çerkez İsa Bey’dir.
Osmanlı İmparatorluğu zamanında Akdağ Nahiyesi-Akdağ kazası olarak da anılan ilçenin tarihi Kayseri, Kırşehir ve Bozok Valiliklerinde bulunmuş olan Çerkeş İsa Bey'e (Türbesinin yapılma tarihi 1530'dur) kadar dayanır. Osmanlı Klasik döneminde kaza-nahiye merkezi olan köy Bozok Sancağı'nın Sancak merkezidir. Çerkez İsa Bey'in çiftliğine yerleştirilen Bozokların Beydili Türkmenleri-Karalu Cemaatı-Yeni Karalu Cemaati (Karalu-i diğer) tarafından köy kurulmuştur. Köyün ismi Çayır Şeyhi karyesidir. Köyün kurulmasından önce köyün etrafında çeşitli isimlerle anılan mezraalar vardır. Karalı-Karalu mezraı da bunlardan biridir. Bu gün ilçe merkezinde lisenin yan tarafı karalu diye bilinen yerdir. Karalu-Karalı ismi ilçenin tarihi açısından çok önemlidir. Köyün ilk kuruluşunda çiftliğe Çerkez İsa Bey tarafından iskan ettirilenler Oğuzların Bozok Kolunun Beydili Boyu, İnallu taifesine mensup Karalu Cemaatı ve Karalu-i diğer (Yeni Karalu) Cemaatı'dır. İlçenin bilinen belgeli tarihi ancak Çerkez İsa Bey zamanına kadar uzanır. Çerkez İsa Bey'in türbesi 1530 yılında yapılmıştır. maalesef ilçede yanlış bilinen bir tarihi bilgi vardır. Bu kümbetin (türbenin) Selçuklulardan kaldığı söylenir. Bu tamamen yanlıştır. Türbenin orijinal Osmanlıca kitabesine bakıldığı zaman gerçek anlaşılmaktadır. Kitabenin tarihi 1530'dur. Ancak ilçenin 5 km güneyinde yer alan Turluhan (eski adı Torulhan) köyünün tarihinin daha eskiye dayandığına dair rivayetler vardır. Bununla ilgili Osmanlı Arşivi'nde herhangi bir bilgi veya belgeye rastlanamamıştır. İlçenin su kaynağı olan Kaynarpınar mevkiinde Torulhan köyünün eski yerleşim yerinin bulunduğu yerde daha önceden bir han olduğu rivayet edilmektedir. Ancak bu hususta da bir belge ve bilgiye rastlanamamıştır.
İlçenin nüfusu 18.040 olup 11.134'ü köylerde, 6.906'sıysa ilçe merkezinde yasamaktadır. Doğu ve kuzeyden çam, meşe ve ardıç ormanları ile çevrilidir. İlçenin önemli iş alanları tarım, hayvancılık, arıcılık, ticaret, fidancılık, orman ürünleri imalatı olarak sayılabilir. Civar ilçeler içerisinden eğitim seviyesi en yüksek ilçe olan Çayıralan halkının büyük bir kesimi (Gurbetçi) işçi olarak başta Almanya, Avusturya, Hollanda, Belçika, Fransa olmak üzere Avrupa ülkelerinde çalışmakta, geri kalan halkın büyük bölümü ise memur ve girişimci olarak başta Kayseri, İstanbul, Adapazarı, Mersin, Ankara gibi kentlerde yaşamlarını sürdürmekteler.
Avrupa'da işçi olarak çalışanların sayısı büyük bir yekün oluşturmaktadır. Tarihi eser olarak ilçe merkezinde Selçuklulardan kalma Kümbet bulunmaktadır. Eskiden bir medrese, mezarlık ve bahçesinde yer alan Kümbetle birlikte bir kompleks olan bu alandan geriye bugün sadece Kümbet kalmıştır. Bugün medresenin yerinde yeni inşa eidlen bir Cami bulunmaktadır. Caminin ismi Selçuklu Camii yerine Aşağı Camii olarak değiştirilmiştir. Halkının büyük kısmı Müslümandır, son yıllarda camii, okul gibi kamusal hizmet binalarının sayısında artma gözlenmiştir.
İlçeyi ilk kuranların büyük bir bölümü göçmen Türkmen Yörüklerdir. Çevre köylerden ilçe merkezine dorğu göç devam etmektedir. Avrupa emeklilerinden bir bölümü ve memuriyet nedeniyle ilçe dışındaki memur emeklileride ilçeye dönerek ahir ömürlerini ilçelerinde yaşamayı tercih etmektedirler.
İlçeden, beyin göçü olmaktadır, büyük şehirlerde üniversite okuyarak Türkiye'nin birçok illerinde ikamet eden Çayıralanlılar vardır. Bununla birlikte ilçesine ahdi vefa tamamen dönüp hizmet edenler de vardır.
Tarımsal Üretim
İlçede yetişebilen tarım ürünleri çeşitlidir. Buğday, arpa, çavdar, mısır, ayçiçeği, nohut, yonca, korunga, fiğ yetiştirilmektedir. Genellikle buğday ve arpa tarımı yapılmaktadır. Meyve olarak, elma, armut, kiraz, vişne, ceviz, kayısı, üzüm, gilaboru (kartopu) yetişmekte, yabani olarak ise kızılcık, ıhlamur, kekik, alıç, ardıç, kuşburnu, salep, dağ armudu gibi meyveler yetişmektedir.
Hayvansal Üretim
Yörede sığır, koyun, keçi, keklik, tavuk, hindi, manda, tavşan yetiştiriciliği, tatlısu balıkçılığı yapılmaktadır. İlçede çok sayıda çiftlik ve müstakil ahır bulunmaktadır. Bunun yanı sıra yaz ayların halen çok sayıda yaylada hayvancılık devam ettirilmektedir. İlçede çok sayıda aile küçük çaplı hayvan yetiştiriciliğine devam etmektedir. Üretilen sütün önemli bir bölümü civar illerde bulunan büyük süt fabrikaları tarafından toplanmakta, geri kalan kısmı ise özellikle ilçenin süt ve peynir gibi süt ürünleri ihtiyacını karşılamaktadır .
Geleneksel Ürünler
Geleneksel olarak halk kendi salça, pekmez, mantılık özellikle Kırpma mantı, bulgur, tarhana, kuşburnu marmelatı, peynir özellikle de Küp peyniri gibi ürünlerini üretmektedir.
Turizm
İlçe merkezi ve köylerinde çok sayıda mesire alanı bulunmaktadır. Bunun yanı sıra beşeri ve coğrafi etkiler sebebi ile günümüze gelene kadar ya tamamen yok olmuş ya da yıpranmış az sayıda tarihi eser bulunmaktadır. Bu tarihi eserler arasında Dikilitaş-Turluhan Köyü(Eskiköy) ve bugün sadece Kümbet kısmı ayakta olan Medrese sayılabilir. Belli başlı mesire alanları ise Kaynarpınar, Üççamlar, Çatak, Nur Çeşmesi, İninbaşı, olarak sıralanabilir. Çayıralan ormanları da çok sayıda görülmeye değer güzellik barındırmaktadır.
Ekonomik Yapı
İlçenin en önemli ekonomik kaynakları kısıtlı olarak yapılan mermer üretimi, daha çok yurtdışında çalışan işçilerin katkıları, yaz aylarında şehirdışında yaşayan hemşehriler ve gurbetçilerin ziyaretleri ile oluşan turizm, YİMPAŞ Holding'e ait su fabrikasını sayabiliriz. Bunun yanı sıra hizmet sektörü ve tarımsal üretimde diğer ekonomik gelir kaynaklarıdır.
El Sanatları
El sanatları olarak, azalmaya yüz tutsada, geçmişten gelen el sanatları: Çedene (Kenevir, kendir) bitkisinden elde edilen liflerden ip, sicim, heybe, çul, çuval gibi el dokuması ürünler elde edilmektedir. Halıcılık yapılmaktadır. Yün eğirilerek, çorap, eldiven gibi el sanatı ürünleri de üretilir.